Deneme: Yaşama Gayesi

Ah, şunun gibi sorulara bayılıyorum: "Ne için yaşıyoruz?" Bedbahtlığa düşüp, hayatın gidişatından ve zorluğundan şikayet etmeden, mevcudiyetini iki parmağı arasına alıp parçalamadan önce pratik ve pragmatik bir mütalaa ile şu neticeye varmalı: Ben mutlu olmak için yaşıyorum.

Gördünüz mü, bu kadar basit işte. Hiçlikten korkmakla, aklın almayacağı safsatalarla oyalanmakla ne tatmin olabilir, ne de huzur bulabilir insan. Hakikate ulaşma arzusu her daim var olmalı, ancak hakikati karanlık ve dipsiz kuyularda da aramamalı.

İnsanın mutlu olmak amacıyla yaşadığı iddiamı kanıtlamaya gerek olmadığı kanaatindeyim. O hâlde ikinci safha: Nasıl mutlu olunur? Yahut daha güzel bir soru: Nasıl ilanihaye mutlu olunur? Bedensel hazlar filhakika muvakkattır, bu nevde hazzı muntazaman aramak, tatmakla beraber ondan daha uzun süren ve misliyle daha çok tatmin eden manevi hazzı, entelektüel hazzı arzulamalı. Yeni ve güzel bir müzik bulmak, esaslı bilgilerle müktesebatını genişletmek, ulvi bir aşkla müşerref olmak, felsefi mülahazalarda bulunmak, esaslı dostlar edinmek; bunların hepsi kişinin kendini geliştirmesini temin edecektir.

İnsanın diğer hayvanlardan farkı bilgiye hakim olarak onu kontrol altına alması, herhangi bir vasıtayla başka insanlara aktarabilmesidir. Özellikle günümüzde bilginin her türlüsü bizlere bir lütuf olarak sunulmuşken bunlardan istifade etmeyerek dimağı köreltmek, yapılabilecek en büyük hatalardan birisidir kuşkusuz. Buna mukabil günlerini yeni şeyler öğrenerek kendini geliştirmeye adamış zat, aynı zamanda hazların en büyüğüyle taltif edilir.

Saadetin yolu, akıldan geçer.
Birey öğrenmeyi amaç edinirse, bu yolda mücadele ederse, o vakit mutlu olabilir.

Yorumlar

İlginizi çekebilecek diğer yazılar

İnceleme: Görsel Romanlar

Kitap Tanıtımı: Totsukuni no Shoujo

İnceleme: Kara no Shoujo